Liken Planus

Liken planus; başlıca deri yüzeyi ve mukozaları (ağız ve genital mukoza gibi), daha nadiren tırnaklar ve kılları etkileyen, yıllarca sürebilen, kaşıntılı bir deri hastalığıdır. Liken planus, bir kanser formu değildir. Enfeksiyon hastalığı olmayıp bulaşıcı özellik taşımaz.

Liken planus niçin gelişir?
Liken planus hastalığının nedeni tam olarak bilinmemektedir. Hastalığın bağışıklık sisteminin hatalı bir fonksiyonu sonucu geliştiği düşünülmektedir. Bu durumun nedeni olarak suçlanan etkenlerin başında; bir karaciğer iltihaplanması olan “Hepatit-C enfeksiyonu”, belirli aşı ve ilaçlar ile amalgam (civalı) dolgu gibi diş hekimliğinde kullanılan malzemeler yer almaktadır.

Liken planus kimlerde ortaya çıkar?
Liken planus; genellikle 40 yaş üstü erişkinlerde ortaya çıkar. Kadın ve erkeklerde eşit sıklıkta görülür. Toplumda yaklaşık olarak her 100 kişiden birinde liken planus gelişmektedir.

Liken planusun belirtileri nelerdir?
Liken planus deride; kaşıntılı, mor-pembe renkli, yüzeyi düz olduğundan parlama gösteren, 3-5mm boyutlu, çok sayıda küçük deriden kabarık oluşum ile karakterlidir Bu küçük kabartılar üzerinde ağ şekilli ince beyaz çizgilenmeler vardır. Küçük kabartılar birleşerek daha büyük alanlarda geniş plaklar veya halkasal lezyonlar oluşturabilir. Deri lezyonları vücudun herhangi bir yerinde çoğunlukla simetrik yerleşim
gösterebilse de en sık yerleştiği bölgeler; el ve ayak bileklerinin iç yüzleridir. Hastalık; başlıca ağız içi ve genital olmak üzere mukozaları ve daha nadiren saçlı deri ile tırnakları da tutabilir . Derinin sürtündüğü, örselendiği veya kaşındığı alanlarda çizgisel yeni lezyonların çıkması tipiktir. Bu nedenle liken planuslu hastaların derilerinin travmadan korunması gereklidir.

Saç, tırnak ve mukoza lezyonlarının önemi nedir?
Liken planus lezyonları; kaşıntı ve görünüm bozukluğu oluşturmasının yanı sıra iyileşirken deride uzun süreli lekeler bırakabilir. Hastalık, tırnaklar ve kılları etkilediğinde hasarlandırıcıdır; tırnakta şekil bozukluğu, saçlı deride yamalar şeklinde kalıcı saç kaybına neden olabilir. Bu durum; özellikle dermatoloji uzmanına geç başvuran hastalarda tedavinin gecikmesi sonucu gelişmektedir. Mukoza yerleşimli liken planus lezyonları hastalarda ağız-içi ve genital mukoza kanserlerinin gelişimi için risk oluşturmaktadır.

Liken planus tanısı nasıl konulur?
Liken planus lezyonlarının bir dermatoloji uzmanı tarafından muayene ile tanınması kolaydır. Ancak hastalığın kesin tanısı için deri/mukoza biyopsisi alınması ve histopatolojik tetkik yapılması gereklidir. Biyopsi işlemi öncesi (ortalama 1 hafta öncesinden) uygulanmakta olan (özellikle kortizon ve benzeri içerikli) yerel ve sistemik tedavilerin kesilmesi biyopsi materyalinin mikroskop altında daha doğru sonuç vermesini sağlayacaktır. Bu nedenle
biyopsi işlemi öncesi doktorunuzu kullanmakta olduğunuz her türlü ilaç konusunda bilgilendiriniz. Biyopsi işlemi genellikle randevu alınarak oliklinik şartlarında yerel uyuşturucu iğneler kullanılarak gerçekleştirilen basit bir cerrahi uygulamadır. Biyopsi raporunuzu hastalığınızın takibini kolaylaştırmak üzere özenle saklayınız.

Hastalık nasıl seyreder?
Liken planus genellikle birkaç yıl süren ve ataklarla seyredenbir hastalıktır. Daha nadiren ömür boyu sürebilir; hastalık süresince görünümü, dağılımı ve tedavi gereksinimi değişkenlik gösterebilir. Ender olarak yemek borusu ve göz gibi mukozlara da ilerleyen tutulum sergileyebilir. Liken planusa neden olabilecek ilaçların (özellikle yüksek tansiyon, kalp hastalıkları, sıtma ve romatizma ilaçlarının) doktor tarafından belirlenerek kesilmesi veya grup grup değişikliği yapılması hastalığın gerilemesine katkı sağlayabilmektedir.

Hastalık nasıl tedavi edilir?
Liken planus hastalığını tamamen ortadan kaldıran, kesin bir tedavi bulunmamaktadır. Bununla birlikte oldukça kaşıntılı olan liken planus tedavisinde temel hedef kaşıntının rahatlatılması, hastalık sona erene kadar hastanın klinik görünümünün düzeltilmesidir. Hastalığın tutulum şekli hastadan hastaya farklılık gösterdiğinden tek tip bir tedavi protokolü yoktur. Liken planus tedavisi mutlaka bir dermatoloji uzmanı tarafından planlanmalıdır.

Ne tür ilaçlar kullanılır?
Liken planus tedavisinde sık kullanılan ilaçların başında; yerel kortikosteroidli (kortizonlu) ilaçlar ile kaşıntı giderici tabletler yer alır. Şiddetli hastalıkta ise kortikosteroidli tablet gibi bağışıklık sistemi düzenleyicisi ilaçlar, A vitamini türevleri ve mor ve ötesi (ultraviyole) ışık tedavileri kullanılır. Uzun süreli bir hastalık olan liken planusta deri bakımı, travmadan kaçınma ve takip önemlidir. Dermatoloji uzmanınızın önerilerinin dışına çıkmayınız, ilaçlarınızı düzenli kullanınız, doktor kontrollerini aksatmayınız.

Kaşıntı

Dermatolojinin en sık görülen semptomudur.

Belli cilt hastalıkları kaşıntı ile seyreder. Bazı kaşıntılı durumlarda eşlik eden bir cilt hastalığı bulunmayabilir. Kuru kaşıntı denile bilinen bu grupta basit kuruluklardan kaynaklanan kaşıntılar olduğu gibi sinirsel ve yaşlılıkla ilgili kaşıntılar ve bazı iç hastalıklarının sonucu kaşıntılar yer almaktadır. Ayrıcı tanısı önemlidir. Ciddi bir sebebi olabileceği gibi basit bir sebebi de olabilir.

Dermatoloğunuz ayırıcı tanı ve tedavide yol gösterici olacaktır..

Egzamatöz Hastalıklar

Bir grup hastalığı tanımlar. En sık görülen egzama tipleri:

1. Atopik dermatit.

2. Seboreik dermatit.

3. Kontakt dermatit: Bu grupta en sık rastlanan el egzemalarıdır.

Derinin Enfektif Hastalıkları

1. Bakteriyel Hastalıklar: İmpetigo, fronkül, karbünkül, dolama, vs.

2. Viral Hastalıklar: Herpes simplex (uçuk, dudak veya genital olabilir), zona (gece yanığı), varisella (suçiçeği), verrü (siğil), molluskum,vs.

3. Mantar Hastalıkları: Tinea pedis (ayak mantarı), tinea manum (el mantarı), tinea corporis (vücut mantarı), tinea capitis (saçlı deri mantarı), tinea unguim (tırnak mantarı).

4. Paraziter Hastalıklar: Uyuz, pedikülozis (bitlenme), şark çıbanı.

Aktinik Keratoz

Aktinik keratoz, uzun süreli kontrolsuz güneşe maruz kalmaya bağlı olarak en çok güneş gören bölgelerde görülen deride anormal hücre gelişimini yansıtan deri değişiklikleridir. En sık yüzeyi pürtüklü yama şeklinde görülürler. Aktinik keratozların düşük oranda deri kanserine dönüşme riski vardır.

Aktinik keratoz nerelerde oluşur?
Özellikle güneş gören yüz, kulak, el, kollar, kadınlarda bacaklar, saçları dökülen erkeklerin başında saçsız deride ortaya çıkar.

Aktinik keratoz nerelerde oluşur?
Özellikle güneş gören yüz, kulak, el, kollar, kadınlarda bacaklar, saçları dökülen erkeklerde başında saçsız deride ortaya çıkar.

Aktinik Keratoz nasıl görünür?
Herhangi bir rahatsızlık vermediğinden çoğu kişi farkında bile olmayabilir. Görünümleri, üzeri pürtüklü, zaman zaman pullanan yama şeklindedir. Sıklıkla birden fazla olurlar. Kırmızı-pembe, ten rengi, renksiz olabilirler. Başlangıçta leke görünümlüdür. Bazen gözle görmek zor
olabilir, ancak elle üzerine dokunduğunuzda “zımpara kağıdı” izlenimi verirler. Aktinik keratozlar dudakta olduklarında ‘aktinik keilit’ olarak adlandırılırlar. Dudaklarda kuruluk, çatlaklar, pullanmaya neden olurlar.

Aktinik Keratoz nasıl tanınır?
Dermatologunuz bakarak ve dokunarak aktinik keratoz tanısını koyabilir. Aktinik keratoz tanısı dermoskop ile bakılarak tanı doğrulanır.

Aktinik Keratozlar nasıl tedavi edilir?
Aktinik keratoz tedavisinin değişmez basamağı güneşten korunmaktır. Güneşten korunma yanında uygulanabilecek diğer tedavi seçenekleri:

  1. Kriyoterapi: Sıvı nitrojen ile dondurularak lezyon yok edilir. Bazen bir uygulama yeterli olmayabilir.
  2. Küretaj: Cerrahi küretle aktinik keratoz uzaklaştırılır. Alttan sağlıklı doku gelir.
  3. Cerrahi tedavi: Aktinik keratozun yerine büyüklüğüne ve görünümüne bağlı uygulanabilir
  4. Krem Tedavileri: Aktinik keratozda en çok tercih edilen tedavilerdir. Hastanın durumuna bağlı olarak Diklofenak jel, İmikuimod krem, 5- Flurourasil krem seçilebilir. Bulgulara göre tedavi süresi belirlenir.
  5. Lazer tedavisi: Lazerlerle de deri üst yüzeyi uzaklaştırılara aktinik keratoz tedavi edilir. Tedavi sonrası bölge 1-2 hafta sonra iyileşir.

Aktinik Keratozdan Nasıl Korunabilirim?

  1. Güneşten korunmak ilk yapılması gerekendir. Güneşten koruyucu kremler, uygun şapkalar, güneş gözlükleri yanında gündüz öğle saatlerinde dışarı çıkmamak gerekir.
  2. Yapay güneş ışığı veren solaryum salonlarından uzak durmak gerekir.
  3. 6 ayda bir derinizi kendi kendinize kontrol edip şüpheli durumlarda dermatoloğunuza başvurabilirsiniz.

Seboreik Keratoz

Diğer bir keratoz çeşidi de seboreik keratozlardır, nispeten daha sık görülür. Yüz gövde daha fazla etkilenir. Görüntüleri rahatsız edici olsa da daha selim lezyonlardır. Yaş ve genetik yapı belirleyicidir.

Akne (Sivilce)

Akne; yüz, sırt ve gövdede yer alan, yağ bezlerinin aktivitesinden kaynaklanan gözenek ünitesinin iltihabıdır. Başlıca ergenlik aknesi ve erişkin aknesi (25 yaşından sonra) olarak 2 ayrı dönemde görülmektedir. Hafif, orta ve şiddetli tipleri vardır.

Akne neden olur?
Belli döneminde artan yağ salgısı folikül denilen gözenek içinde birikerek komedon adı verilen siyah veya beyaz noktaları oluşturur. Bunun yanında sürülen yağlı kremler, terleme, ağır makyaj ürünleri gibi durumlar ve uygun temizleyicilerin kullanılmaması gözenekleri tıkayabilir ve tıkanan gözeneklerdeki sebum belli mekanizmaları tetikleyerek ve bakterilerinde eklenmesiyle sivilcelere yol açar.

Aknenin nedeni karaciğer bozukluğu mudur?
Akne ile karaciğer bozukluğu arasında bir ilişki yoktur.

Aknede genetik bir yatkınlık var mıdır?
Genetik bir yatkınlık söz konusu olup ailesinde şiddetli akne sorunu olan bireylerde daha sık görülür.

Diyet ile akne arasında bir ilişki var mıdır?
Akne ile yediğimiz gıdalar arasında direk kesin bir bağlantı bulunamamıştır. Ancak son zamanlarda, kandaki şekeri hızlı yükselten gıdaların, insülin ve bazı hormonların hızla yükselmesine neden olduğu ve bu şekilde akneyi tetiklediği gösterilmiştir. Bu gıdalar; çikolata, patates, beyaz ekmek, şeker, fast food gıdalar, yağda kızartma, hazır meyve suları ve krakerlerdir. Süt ve süt ürünlerinin artırıcı etkisi de bilinmektedir. Bu tür gıdaların aşırı miktarda alınması önerilmemektedir.

Adet düzensizliği ile akne arasında bir bağlantı var mı?
Akne 25 yaşından sonra başladıysa, adet düzensizliği, kilo artışı, çene, karın ve meme başı çevresinde aşırı kıllanma şikayetlerinden birkaçı varsa hormon bozukluğu ve polikistik over hastalığı açısından değerlendirilme yapılmalıdır. Adet dönemlerinde akne şikayeti artabilir, bu hormonların neden olduğu doğal bir süreçtir.

Akneyi sıkmak önerilir mi?
Kesinlikle akneyi sıkmak ve kurcalamak önerilmez. Kurcalanan aknede iltihap yayılabilir, iz kalma riski artar. Ancak doktor gözetiminde komedonlar temizlenebilir, apseler boşaltılabilir.

Güneş ile aknenin ilişkisi var mıdır?
Güneş ışınları akneyi hafifletebilmektedir. Ancak yağsız güneşten koruyucu ürünler kullanılmalı ve direk güneş altında durulmamalıdır. Aksi halde leke kalabilir.

Akne tedavi edilmese de olur mu?
Aknenin tekrarlaması, psikolojik stres oluşturması, kalıcı izler bırakabilmesi nedeniyle mutlaka dermatoloji uzmanı tarafından tedavi edilmesi gerekir. Tedavi süresi hastanın durumuna göre belirlenir.

Akne nasıl tedavi edilir?
Aknenin şiddetine göre tedaviniz düzenlenecektir. Her hasta birbirinden farklıdır ve her hastanın tedavisi ayrıdır. Ortalama 2-4 ay gibi sürede yanıt alınmaktadır. Günümüzde akne tedavisinde başlıca 4 yol izlenmektedir.

  1. Krem Tedavileri: Hafif ve orta dereceli aknelerde içerisinde antibiyotikler (eritromisin, klindamisin, tetrasiklin), benzoil peroksit, retinoid, tretinoin, izotretinoin, adapalen bulunan ürünler kullanılabilir.
  2. Ağızdan antibiyotik tedavisi: Dermatoloğunuz uygun bulduğu durumlarda tetrasiklin, eritromisin veya azitromisin grubu antibiyotikler 2-6 ay arası kullanılabilir.
  3. İzotretinoin tedavisi: Genellikle şiddetli aknelerde ya da antibiyotik tedavisine yanıt alınmayan olgularda etkili olan A vitamini türevi bir ilaçtır. Çok etkili bir tedavi olmasına rağmen çeşitli yan etkileri bulunmaktadır. Bunlardan en sık deri kuruluğu özellikle dudak kuruluğu görülür, ancak bu yan etkilerin çoğunluğu tedavi sonrasında kaybolmaktadır. Tedavi öncesi ve tedavi sırasında karaciğer testleri ve kan yağlarına rutin olarak bakılmaktadır. Tüm yan etkiler ilaç kesildiğinde genellikle kaybolmaktadır. Doğurganlık dönemindeki genç kadınlarda ilaç kullanmadan önce, tedavi sırasında ve tedaviden sonraki 1 ay gebelik testi yaptırılmalıdır. Tedavi esnasında en az iki doğum kontrol yöntemi ile korunmalıdır.
  4. Diğer yöntemler: Bazı hastalarda oral kontraseptif ilaçlar, lazer, radyofrekans ve fototerapi ile ilgili aknede başarılı sonuçlar bulunmaktadır. Tedavide en önemli noktanın, hekimle uyumlu olup, verilen önerilere uymak olduğu unutulmamalıdır.